Lisanü'l Arab'da açıklandığına göre " فلكFülk" sözcüğü, " بردBürd, حرجHurc, حمر Humr ve صفرsufr" sözcükleri gibi " اسم مكسرism-i mükesser (kırık; kalıbı, kural dışı olan isim)" bir sözcüktür. Tekili ve çoğulu aynı kalıpla gelmektedir. Bu sözcüğün tekil veya çoğul anlamda oluşu cümle içindeki kullanımlarından fark edilmektedir.
Sözcüğün fiili (yüklemi) müzekker, tekil bir sözcük olursa, " فلكfülk" sözcüğü orada tekildir. Saffat/ 140'daki " الفلك المشحونelfülkil meşhun" gibi.
Ya Sin/41 ve Şuara/119'daki " " الفلك المشحون el fülkül meşhun" ifadeleri de Nuh peygamberin gemilerini işaret etmektedir. Bu ayetlerde, " فلكfülk" sözcüğünü çoğul alabilmemiz için ayetteki " المشحونel meşhun" sözcüğü, müennes kalıbıyla " المشحونةelmeşhuneti" şeklinde olmalıydı. Bizim kanaatimize göre buradaki "müennes tâ (ة)"sı âyetin sonunda olduğundan Seci' (kafiye) için; fonotik gerekçeler ile düşmüştür. Kur'an'da bunun yüzlerce örneği vardır.
Sözcük, cümlede çoğul sıfat alarak veya yüklemi müennes olurak gelirse sözcük çoğuldur. (Arapçada " كل جمع مئنثküllü cem'in müennesin" (Tüm çoğul sözcükler müennestir) kuralı vardır.
" فلكfülk" sözcüğü Kur'an'da 23 yerde geçer: Bakara/164, A'raf/64, Yunus/22, 73, Hud/37, Nahl/ 14, İsra/66, Hacc/65, Mü'minun/ 22, 27, 28, Şuara/119, Ankebut/65, Rum/46, Lokman/31, Fatır/12, Ya Sin/ 41, Saffat/140, Mü'min/80, Zuhruf/12 ve Casiye/ 12.
Nahl/14 ve Fatır/12'de " الفلكfülk" kelimesi, çoğul olarak " مواخرmevahıre" sıfatı ile gelmiştir. Ki buralarda anlam, "gemiler"dir.
Hud suresinde Nuh peygamberi konu alan âyetlerde (37 -42) " فلكFülk" sözcüğüne yüklem olan fiiller ve zamirler müennes olarak; " فيهاfiha, مجريهاmecraha, مرسيهاmürsaha, هى hiye, تجرىtecriy" şeklinde yer almıştır.
Bakara/ 164 ( تجرىtecri), Yunus/22 ( جرينcereyne), İbrahim/ 32 ( لتجرىlitecriye), Hacc/ 65 ( تجرىtecri), Mü'minun/ 27 ( فاسلك فيهاfeslük fiha), Rum/ 46 ( لتجرىlitecriye), Lokman/ 31 ( تجرىtecri), Casiye/ 12 ( لتجرىlitecriye)" şeklinde müennes olarak gelmiştir. Bunların hepsi çoğuldur; buralardaki " الفلكfülk" sözcüklerinin anlamı, "gemiler" demektir.
Netice diyebiliriz ki; Nûh peygamber, tek gemi yapmamış, en az üç tane yapmış ve onlara yakınlarını ve çiftliğindeki hayvanları bindirmiştir.