MAĞFİRET- İSTİĞFAR المغفرة- الإستغفار
" المغفرةMağfiret" sözcüğü "örtmek, gizlemek, perdelemek" anlamındaki " غفرğfr" sözcüğünün türevlerindendir. Bu sözcük Arapların "elbiseni siyaha boya, çünkü siyah renk kiri örter, gizler" deyimlerinden gelmektedir. (Lisanü'l Arab, c. 6, s. 646, "gfr" mad.)
Kur'an'da " غفرgfr" kökünden türemiş 234 sözcük bulunmaktadır. Bunlardan 229'u Allah'a nisbet edilmiştir. Bu sözcük, Allah'a nisbet edilirse "allah'ın, kulunun günahlarını örtmesi, gizlemesi, kimsye ifşa etmemesi dolayısıyla da cezalandırmaması" demek olur. Biz buna kısaca "Allah'ın kusurları bağışlaması" diyoruz. Bu sözcük, kullara nisbet edilirse "başkasının kusurunu görmeme; hoşgörü" anlamıyla ifade edebiliriz. Bunun örneği Kur'an'da sadece bir ayette mevcuttur:
263Örfe uygun/herkesçe kabul gören bir şekildeki söz ve bağışlamak, kendisini incitme, başa kakma izleyen bir sadakadan daha hayırlıdır. Allah zengindir/hiçbir şeye muhtaç değildir, yumuşak davranandır. (Bakara/ 263)
Rabbimzin, "Gafir, Gafûr ve Gaffar" isimleri de "Gfr" kökünden türemiş kelimelerdir.
Bu kökten türeme bir sözcük de çokça kullanılan " الإستغفارistiğfar" sözcüğüdür. Bu sözcüğün anlamı "bağışlanma isteme" demektir. O nedenle "istiğfar bir dua türüdür. Kulun suç işlemesinden sonra, tevbe etmesi ve Allah'tan kendisini affetmesini istemesidir. Tevbe kişiye özeldir. Herkes kendisi kendi adına tevbe eder. İstiğfar ise bundan farklıdır. Kişi kendisinin bağışlanmasını isteyebileceği gibi, başkasının; anasının babasının, çocuklarının, arkadaşlarının, komşularının vs. bağışlanmalarını da Allah'tan isteyebilir. Ancak kâfirlere istiğfar edilmesi yasaklanmıştır.
Aynı tevbe konusunda olduğu gibi, Rabbimiz kullarını, itiğfara (kusurlarının bağışlanmasını istemeye) çağırmıştır.
Allah'ın bağışlamayacağı; örtbas etmeyeceği tek suç, şirktir.
İstiğfar ve mağfiret ile ilgili de yukarıda arzettiğimiz gibi Kur'an'da yüzlerce ayet vardır.