"تسبيح Tesbih" kavramı, "سبح Sebh" kökünden türemiş bir kelimedir. "Sebh"in sözlük anlamı "havada ve suda hızlı hareket etmek, geçip gitmek, yüzerek uzaklara gitmek" demektir.
Tesbih ise "Allah'ı O'na yakışmayan şeylerden tenzih etmek/uzak tutmak, yani Allah'ı yüceltmek, O'nun her türlü kemal sıfatlarla donanmış olduğunu iyi kavramak ve bunu her vesile ile ilan etmek" demektir. Bunun detayı inşaallah A'la ve Kaf surelerinde verilecektir.
Aynı kökten gelen "سبحان Sübhan" Allah'ın bir ismi olup "çok tenzih edilen, her türlü kusurdan uzak olan" demektir.
Kur'an'da birçok ayette, yerde ve gökte olan her şeyin Allah'ı tespih ettiği bildirilir. Bunun anlamı, "en küçüğünden en büyük olanına kadar evrendeki tüm varlıkların Allah'ın her türlü kusurdan uzak olduğunun delili olması" demektir. Yoksa var olan her şey, elde tespih, "Sübhanellah! Sübhanellah! Sübhanellah!" der demek değildir. Tesbihin otuzüçlük ya da doksan dokuzluk imameli tespihlerle namazlardan sonra otuz üç kere "Sübhanellah" demeyle bir ilgisi yoktur. Tesbih, Yaratan'ı tüm nitelikleriyle tanımak ve tanıtmaktır. Bu da herkesin yapacağı bir iş olmayıp, Allah'ı hakkıyla takdir eden bilge kişilerin yapabileceği bir iştir.
Tesbih kelimesiyle aynı kökten gelip Allah'ı tesbih etmeyi ve O'nu yüceltmeyi ifade eden kelimeler, Kur'an'da yüze yakın yerde geçmektedir.