Sureye önce Kur’an’a dikkat çekerek başlanmakta ve Kur’an’ın mutlak üstün, galip, yenilmez ve en iyi yasa koyan Allah tarafından indirildiği vurgulanmaktadır. Bununla Kur’an’ın bir beşer ürünü olmadığı vurgulanırken aynı zamanda onu indirenin yenilmezliğine ve yersiz iş yapmayışına da dikkat çekilmektedir. Dikkat çekilen bu niteliklerle hem O’na kimsenin engel olamayacağı, hem de Kur’an’ın içerisindeki yasaların insanlık için en iyi yasalar olduğu mesajı verilmektedir.
Hakîm sıfatı daha evvel Lokman suresinde Kur’an’ın sıfatı olarak kullanılmıştı. Burada ise Allah’ın sıfatı olarak yer almıştır. Ya Sin ve Lokman surelerinde "hikmetler içeren" anlamında "mef’ul/edilgen" isim olarak yer almışken, burada "en iyi yasa koyan" anlamında "fail/etken" isim olarak kullanılmıştır.
Rabbimiz Kur’an’ı bizzat kendisinin indirdiğini, vahyettiğini değişik ayetlerde değişik sıfatlarla birçok kez (Şuara/192-195, Fussılet/41, 42, Fussilet/2, Hıcr/9, İsra/105) ön plâna çıkarmıştır.
Hakîm sıfatı daha evvel Lokman suresinde Kur’an’ın sıfatı olarak kullanılmıştı. Burada ise Allah’ın sıfatı olarak yer almıştır. Ya Sin ve Lokman surelerinde "hikmetler içeren" anlamında "mef’ul/edilgen" isim olarak yer almışken, burada "en iyi yasa koyan" anlamında "fail/etken" isim olarak kullanılmıştır.
Rabbimiz Kur’an’ı bizzat kendisinin indirdiğini, vahyettiğini değişik ayetlerde değişik sıfatlarla birçok kez (Şuara/192-195, Fussılet/41, 42, Fussilet/2, Hıcr/9, İsra/105) ön plâna çıkarmıştır.