Ey toplumu uyarma ve aydınlatma görevini sürdürenler!
Aydınlanmanın başlayışı ve Allah’ın ilâhlığını, rabliğini örtüşün, Allah’a ortak kabul edişin, cehaletin toplumu sarmışlığı kanıttır ki Rabbiniz sizi terk etmeyecek ve size darılmayacak.
Sonrası sizin için öncesinden elbette daha hayırlı olacak. Ve Rabbiniz size verecek, siz de hoşnut olacaksınız. Hele bir düşününün elçimiz Muhammed’e verdiklerimizi:
O seni yetim olarak bulup barınağa kavuşturmadı mı? Seni dosdoğru yol dışında biri olarak bulup da dosdoğru yola kılavuzluk etmedi? Seni aile geçindirme zorluğu içinde bulup da zengin etmedi mi?
Biz, senin için, senin göğsünü açmadık mı? Senden ağır yükünü indirmedik mi? –Ki o, senin belini çatırdatmıştı.– Senin şanını da senin için yüceltmedik mi?
Demek ki zorluğun yanında kesinlikle bir kolaylık var. Zorluğun yanında bir kolaylık, kesinlikle var.
O hâlde yetimi perişan etmeyin/ daha da kötüleştirmeyin, onları kendi çocuklarınız gibi saygın birer kişi olarak yetiştirin! İsteyeni/soranı azarlamayın; herkese sorup öğrenme fırsatı sağlayın.
Ve Rabbinizin nimetini söz ve fiillerinizlele ortaya koyun; hayata geçirin!
O hâlde boş kalır kalmaz hemen yeni bir şeye başlayın, boş durmayın. Ve arzularınızı yalnızca Rabbinize yöneltin.
(11/93, Duhâ/1-11+12/94, İnşirâh/1-8)