Bu sözcük maalesef yorum ve tefsir (açıklama) olarak kullanılır olmuş ve bunun sonucunda da Kur'anı anlama konusunda kargaşa doğmuştur. Hatta tahrifat olmuştur. Şöyleki "müteşabih" ayetler "kapalı anlaşılmazü anlaşılmasaı zor ayetler" olarak kabüllenilince "Rasihun" da bu ayetleri tevil eden/yorumlayabilen ve açıklayan babayiğitler oluvermiştir.
Tevil" sözcüğünün kökü (sülasi mücerredi) "evl" sözcüğüdür. Bunun anlamı "rücu" geriye dönüş" demektir. evl sözcüğünü ""tef'&ıl babına taşırsak " evveleyüevvilü te'vilen… diye çekimi yapılır. Teaddi/ geçişli anlam kazanır. Böylece tef'ıl babındaki anlamı "geriye döndürme" anlamını kazanır. Buna Araplar "takdir ve dedbir (ayarlama, dübür dübüre/arka arkaya getirme" derler. (lisanül Arab cilt 1, sayfa 274 "evl" maddesi)
Bu sözcük Türkçe'mize de girmiş "evvel/ ilk" olarak kullanılmaktadır. Bu anlam gayet isabetlidir. Tef'ıl babından mastar anlamı ise "evvelleştirmek, ilkleştirmek, arka arakaya; 1'nci; 2'nci; 3'ncü; 4'üncü; ……. gibi dizmek" demektir.
Müteşabihin tevili:
Yukarıda müteşabihin "birden çok şeyin birbirine benzeyişi" olduğunu açıklamıştık. Müteşabihin tevili de "O birden çok birbirine benzeyen şeylerin derecelendirerek bunların birincisi şu, ikincisi şu, üçüncüsü şu diye arka arkaya dizilmesi (ilklendirilmesi)dir. Yorum yapılması değil, açıklanması değil.
Kur'an ayetlerinde Rabbimiz Mucize sergilemek için öyle sözcükler, öyle ifadeler seçmiş ki her biri birbirine benzeyen birçok anlamlar ifade ediyor. Bunların birincisi şu anlam ikincisi şu demek bilgi hüner istiyor. Sıradan kişilerin o anlamları ölçülendirmesi, derecelendirmesi söz konusu olamıyor.
Müteşabih ayetler mucize nitelikli ayetlerdir. Kur'anın Allah'' kelamı olduğunu kanıtlar. İnsanını alketmeye, tefekküre, araştırmaya yöneltir.